Bir ulus, kendi kadınlarına gerekli yardım ve desteği sağlamadığı sürece gelişemez. Tüm gelişmiş uluslar, kadın ve erkeklerin eşit haklara sahip olması sayesinde ilerleme kaydetmiştir. Gelişmekte olan ülkelere baktığınızda, kız çocuklarının tüm ekonomik, sosyal ve siyasi eylemlerde yer aldığını görmek mümkündür.
Aklınızda bulundurun
Afrika, kadına yönelik şiddet nedeniyle hala az gelişmiş durumda. Yasalar herkesin eşit olduğunu ve hiç kimsenin cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle herhangi bir haktan mahrum bırakılmaması gerektiğini söylese de gerçek çok daha farklı. Afrikalı erkekler hayatın her alanında Afrikalı kadınlara hükmetmektedir. Sadece son yıllarda birkaç Afrikalı kadın kamusal hayatta başarı elde etti. Kadın nüfusunun küçük bir bölümünün eğitim almasına ve diğer işlerde çalışmasına izin verilmektedir.
Bu durum Afrika ülkeleri dışında yaşayan kadınlar tarafından takdir edilmektedir. Bugün bile birçok Afrikalı kadın, insanların ırkçı tutumları nedeniyle çalıştıkları yerlerde aşağılanmaktadır. Afrika ülkelerinde cesur ve eğitimli kadınların çalışmasına ve hayatlarını kazanmasına izin verilmektedir. Afrika'nın iç kesimlerinde yaşayan diğer kadınlar ise temel haklarından mahrumdur. Hiçbir hakka sahip olmayan çocuk doğurma makinesi muamelesi görüyorlar. Afrika ülkelerinde cinsel şiddet son derece yaygındır ve kız çocukları toplum içinde aşağılanmaktadır.
Çok Eşlilik
Çok eşlilik, bir erkeğin herhangi bir kızla cinsel ilişkiye girebildiği Afrika toplumunun temel sorunlarından biridir. Kadınların bir erkekle cinsel ilişkiye girmeye itiraz etmesine izin verilmez. Bir erkek isterse, kız ona razı olmak zorundadır ve itiraz edenler acımasızca saldırıya uğrar. İtiraz eden kadınlara tecavüz etmek son derece yaygındır ve bu Afrika toplumu tarafından kabul edilmektedir. Afrikalı kızlar çok eşliliğe ilgi duymazlar ve erkeklerle seks yapmak istemezler.
Çok eşlilik AIDS hastalığının yayılmasına neden olmuştur ve Afrika'da HIV pozitif olan birçok kişi çok acı çekmektedir. Evde kadına yönelik şiddet de oldukça yaygındır. Kültürel gerekçeler öne sürülerek kız çocuklarına kadın sünneti uygulanmaktadır. Bu işlem ebeler tarafından anestezi olmadan, sterilize edilmemiş bıçaklar kullanılarak yapılmaktadır. Bu aşırı kanamaya neden olur ve sterilize edilmemiş bıçaklar AIDS'e yol açar. Kadın sünneti bir suç olarak kabul edilmektedir ve hükümet kadınları kadın sünnetine karşı koruyan yasaları yürürlüğe koymuştur. Afrika'da İslami gelenekler erken evliliğe işaret eder ve kızlar çok erken yaşta anne olurlar. Doğumlar cahil ebelerin gözetiminde yapılmakta ve birçok genç kadın vajinal fistülden muzdarip olmaktadır. Kadınlarda bu sorun tespit edildiğinde, aile tarafından terk edilir ve fuhuş yapmaya zorlanır.
Son söz
Afrikalı kadınlara yönelik şiddet durdurulmalı ve adımlar evden başlatılmalıdır. Bir kadın ancak bir evde güvende olabilir; toplumdan sorun yaşamadan yaşayabilir. Yüzyıllar boyunca çekilen acılardan sonra ve popüler Afrikalı aktörlerin sürekli olarak seslerini duyurmaları sonucunda, Afrika'daki kız çocuklarının sorunları artık tüm dünyanın dikkatini çekmektedir. İçinde bulunduğumuz yüzyılda Afrikalı kadınların sesi dünyaya ulaşmıştır. Umuyoruz ki, küresel ilgi kızların sert kabuklarından çıkmalarına ve dünyayla cesaret ve güvenle yüzleşmelerine yardımcı olacaktır.